Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Asya’da İşbirliği ve Güven Arttırıcı Önlemler Konferansı (CICA) 5. Devlet ve Hükümet Başkanları Zirvesi’ne katılacak.
Tacikistan’ın başkenti Duşanbe’ye seyahati öncesi Atatürk Havalimanı’nda açıklamalarda bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan’a CHP’nin İBB adayı Ekrem İmamoğlu ve Binali Yıldırım’ın ortak canlı yayını soruldu. Erdoğan müzakerenin herkese değerlendirme imkanı vereceğini söyledi.
Erdoğan’ın konuşmasından satır başları şu şekilde:
SORU: Türkiye’nin merakla beklediği bir yayın gerçekleşecek. Yıldırım ve İmamoğlu bir araya gelecekler. Uzun yıllardır böyle bir yayın olmuyordu. Siz izleyecek misiniz? Sizin de fikirlerinizi alalım…
TÜM TÜRKİYE BU MÜZAKEREYİ İZLEYECEK
Görevlendirdiğimiz arkadaşlarımız ön hazırlıkları gayet iyi bir şekilde yaptılar. Ve her iki taraf da burada gerek bu buluşmanın veya bu tartışmanın moderatörünü belirlemede her iki görevli arkadaşlar müşterek bir çalışma yaparak ismi belirlediler. Bir de yayın platformu olarak buranın tamamıyla her yerden olacak olması, oradan da tabi bütün kim istiyorsa rahatlıkla buradan yayın yapma imkanını yakalayacak. Bu da tabi şunu gösteriyor. Sadece Türkiye’de İstanbul bunu izlemeyecek, tüm Türkiye’nin bu müzakereyi, tartışmayı inşallah izleme imkanı olacak.
DEĞERLENDİRME FIRSATI OLACAK
Çünkü İstanbul adeta 81 vilayetin özeti olan bir ilimiz. Ve o akşam burayı izleyenler Sivas’tan Sivaslı bile İstanbul’daki Sivaslı hemşerisini arayıp inanıyorum ki onunla bu müzakerenin kendi aralarında onlar da müzakeresini yapacak. Tokatlı tokatlıyı, Giresunlu, Trabzonlu hepsi… Bu şunu getirecek. “Gerçekten İstanbul gibi dünyanın örnek bir şehrini en ideal hangi yönetici yönetebilir bunu bizzat o akşamki müzakereden sonra çok daha net, güzel bir şekilde değerlendirme fırsatını halkımız bulacak, son haftaya da ciddi bir ışık verecek diye inanıyorum.
ASYA BÖLGESİNİN BARIŞ, GÜVENLİK VE İSTİKRARI ÜLKEMİZ İÇİN ÖNEMLİ
Zirveye katılan devlet başkanlarıyla işbirliği mekanizmamızı güçlendirmenin yollarını arayacağız. Dış politikada etkin, çok taraflılık ayrı bir önem kazanmıştır. Birçok soruna birlikte hareket ederek çözüm sağlanması mümkündür. İşbirliği ve birlikte çalışma kültürünün geliştirilmesi açısından da elzemdir. Asya bölgesinin, barış güvenlik ve istikrarı da ülkemiz bakımından önem taşıyor.
KONFERANS 27 ÜLKEYİ BİR ARAYA GETİRİYOR
Asya’da işbirliği ve güven artırıcı önlemler konferansını faydalı bir diyalog formu olarak görüyoruz. Konferans 1993’ten kurulduğundan bu yana kurumsallaşmış, temsil kabiliyeti yüksek bölgesel bir foruma dönüşmüştür. Ülkemizle birlikte 27 ülkeyi bir araya getiriyor.
Türkiye konferansın 2010 – 2014 yıllarındaki dönem başkanlığını başarıyla yürütmüştür. Yeni sınamalar ve tehditler alanında koordinatör görevini yürütüyoruz. Üye ülkeler arasında işbirliğinin geliştirilmesi konferans bağlamındaki temel önceliklerimizden olacaktır.
İDLİB’DE SON DURUM
SORU: İdlib’de son dönem hareketlilik dikkat çekiyor. Bölgedeki son durum nedir?
Tabi İdlib’e bizim hakikaten yaklaşımımız olmamış olsaydı, şu andaki durum çok daha farklı gelişir ve 3 milyona yakın insanın yaşamış olduğu İdlib’den çok ciddi bir göç dalgası ülkemize doğru gelebilirdi. Fakat bizim ağırlıklı olarak Rusya ile yapmış olduğumuz müzakereler, değerlendirmeler; gerek Soçi müzakeresi süreci, gerek Astana ile ilgili süreçler ve ikili yaptığımız sayın Putin ile görüşmelerimiz buradaki sıkıntıları minimize etti.
İşte son olarak biliyorsunuz bir de karara varıldı. Ve bu kararla birlikte adeta bir; silahların sustuğu bir an oldu ama ardından yine bazı arzu edilmeyen gelişmeler oldu. Tabi sürecin üzerinde bütün ekiplerimiz duruyor.
DEVAM EDERLERSE SESSİZ KALAMAYIZ
Yaralılarımız oldu, şehidimiz de oldu. Bunu karşı tarafa çok ağır ödettik. Ancak rejim yani burada eğer burada bizim gözlem kulelerine bazı saldırılar vesaireler bunları devam ettirecek olursa, bu yanlışa hala inatla devam edecek olursa bizim burada sessiz kalmamız mümkün olmaz. Gereğini de yaparız.
Çünkü biz burada barışın egemen olmasını istiyoruz. Biz burada ölümlerin durmasını istiyoruz. Ama varil bombalarıyla, fosfor bombalarıyla bu bölgeye saldırılarında devam etmesi hiçbir zaman affedilemez. Ve buna da sessiz kalamayız.
Bizim Suriye’de yaşayan kardeşlerimiz ne diyor? Türkiye gelsin diyor. Biz bir de Adana mutabakatını bir kenara koyamayız.