Erdoğan, konuşmasında, “Suriye meselesi Türkiye için asla bir macera veya sınırlarını genişletme çabası değildir.” ifadelerini kullanarak, “Ülkemizin Suriye’de yürüttüğü mücadelenin anlamını hala kavramayanların bulunduğunu üzüntüyle görüyoruz.” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Yaklaşık 4 milyon insan rejimin kanlı saldırıları sebebiyle sınırlarımıza doğru harekete geçmiştir. 1,5 milyonu şu anda sınırımızdadır.” şeklinde konuştu.
Erdoğan, “İdlib ülkemizi köşeye sıkıştırmak ve diğer kazanımlarımızı elimizden almak için kurgulanan, kışkırtılan bir konu olarak önümüze geldi.” ifadelerini kullandı.
YENİ GÖÇ DALGASINI KALDIRAMAYIZ
“3,7 milyon Suriyeliyi ülkemizde barındırıyoruz” diyen Erdoğan, “Yeni bir göç dalgasını kaldırabilecek durumda değiliz.” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “(Suriye) Bizim ne petrol ne orada toprak derdimiz var, bir güvenli bölgeyle sınırlarımızı teminat altına almak istiyoruz.” şeklinde konuştu.
“Biz oraya Esed’in davetlisi olarak gitmedik.” diyen Erdoğan, “Biz oraya Suriye halkının davetlisi olarak gittik. Suriye halkı “tamam bu iş bitti” demeden bizim oradan çıkma niyetimiz de yok.” ifadelerini kullandı.
Erdoğan, “Sayın Putin’e de söyledim. ‘Sizin orada ne işiniz var?’ Eğer siz üs kuracaksanız, yine kurun ama orada bizim önümüzden çekilin.” dedi.
“Karşımızdaki senaryonun asıl hedefi Suriye değil, Türkiye’dir. Suriye’de istediklerini alanlar, namluları hemen Türkiye’ye çevirecektir.” ifadelerini kullanan Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasında şunları kaydetti:
GAFLETTEN ÖTE BİR DURUM
“Şu anda ekranları başında bizi izleyen milletime özellikle sesleniyorum: ‘Türkiye’nin Suriye’de ne işi var?’ sorusu, aslında ‘Türkiye terör örgütlerine ve kendine düşman bir rejime teslim olmalı.’ önerisini bize tavsiye ediyorlar. Bunların yaptığı budur.”
Erdoğan: “Bugün Suriye’yi fiilen 3’e bölenlerin Türkiye’nin bütünlüğüne saygı göstereceğini düşünmek gafletten öte bir durumdur.” dedi.
Erdoğan, “İdlib harekatımızda önceki gün vermiş olduğumuz 34, daha sonra 36’ya çıktı. Şehitlerimiz inanıyorum ki bu milletin vatan kılınması mücadelesinin zirve yaptığı noktalardır.” ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “PKK’nın, 1984’te gerçekleştirdiği ilk eyleminden itibaren kendi topraklarımızda 7500’e yakın güvenlik görevlimiz ile 6800’e yakın sivil vatandaşımızı kaybettiğimizi unutmayalım. Bugün sadece Suriye’de eğitilmiş ve donatılmış terörist sayısı 40 bin ile 60 bin arasında ifade ediliyor.” dedi.
“Suriye’de verilen mücadelenin hepimizin geleceği ile ilgili olduğunu herkesin görmesi ve kabul etmesi gerekiyor.” ifadelerini kullanan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Rejime de onları destekleyenlere de kararlığımızı göstereceğiz.” şeklinde konuştu.
ŞEHİTLERİMİZİN KANINI YERDE BIRAKMIYORUZ
Erdoğan, “Şehitlerimizin kanlarını yerde bırakmıyoruz. Şu ana kadar 2 bin 100’ün üzerinde rejim unsuru öldürülürken, 300’e yakın araç imha edilmiştir.” diyerek, şöyle konuştu:
“Dün akşam itibarıyla 7 kimyasal ürünlerin olduğu depo, onlar da yine patlatılmıştır. İşin bu noktaya gelmesini asla arzu etmezdik. Ama madem ki kendileri bizi buna zorladılar sonuçlarına da katlanacaklar”
Erdoğan, Suriye’de tüm sınır hattı boyunca 30 kilometre derinliğinde bir güvenli bölgeyi bilfiil oluşturmak için çalışmaların devam ettiğini söyledi.
ANA MUHALEFETİN BAŞI HARİÇ
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Dün gün boyu liderlerle görüşmelerimiz oldu, ana muhalefetin başı hariç. O, arama lütfunda bulunmadı. Neymiş ben onu arayacakmışım. Ben seni ne arayım ya, dünya bizi arıyor, sen de bizi ararsın, biz de sana bütün detaylarıyla her şeyi veririz.” ifadelerini kullandı.
“Bize verilen söz neydi? YPG, PYD’yi bunları bu bölgelerden çıkacaklardı. Ne Rusya ne ABD bu sözleri tutabildi, çıkaramadılar.” diyen Erdoğan, “Terör örgütlerine binlerce tır silah mühimmat, araç, gereç yardımını yapanlar, rejim çok ciddi manada silah, mühimmat, araç gereç füze her şeyi yine bu ülkelerden alırken kimse Türkiye’ye ne bu konuda herhangi bir destek veriyor, ne de bu mültecilerle ilgili bize destek veriyor.” ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ne dedik aylar önce? ‘Eğer bu böyle giderse biz kapıları açmak zorunda kalacağız.’ Rahatsız oldular. İnanmadılar bizim bu söylediğimize. Biz de dün ne yaptık? Kapıları açtık. Şimdi bu sabah itibarıyla yaklaşık 18 bin oldu kapıları zorlayıp geçenler. Ama bugün herhalde 25 bin-30 bini bulabilir. Bu kapıları bundan sonraki süreçte de kapatmayacağız.” şeklinde konuştu.
Konuşmasında, Türkiye’nin 2018’de de tarihinin en sinsi saldırılarından birine maruz kaldığı ekonomik sıkıntılarını çözme yolunda kararlı adımlarla ilerlediğini belirten Erdoğan, “Her gelen veri, toparlanma dönemini geride bırakıp yeniden yükselişe geçtiğimizi tekrar tekrar teyit ediyor.” ifadelerini kullandı.