Manisa’nın Turgutlu ilçesinde iki esnaf önce arıcılığa merak sardı, sonra arı zehrine. Arı zehri ticaretini öğrenen iki arkadaş, arı zehrini kendi imkanları ile üretmek için işe koyuldu.
Birçok hastalığın tedavisinde ve kozmetik ürünlerinin ham maddesi olarak kullanılan arı zehrini, bal üretimini aksatmadan üretmeyi sağlayan esnaf arkadaşlardan Murat Almışlar, gramının 40 lira olduğunu söyledi.
Mustafa Gökçalı ise 6 yıl kadar önce başladıkları arıcılıkta ürün çeşitliliğini geliştirmek istediklerini söyledi.
KENDİ İMKANLARIYLA ARI ZEHRi ÜRETİYORLAR
Almışlar ve Gökçalı, gelirlerini arttırmak için yaptıkları araştırmalarda arı zehrine merak sardıklarını anlattılar. Arı zehrinin üretiminde kullanılan aparatların yurt dışından yüksek fiyatlarla geldiğini öğrenen ikili kendi aparatlarını kendileri imal etmeye karar verdiklerini belirtiyor.
Arası telli cam aparatlar, kovanlara yerleştirilerek arıya zarar vermeyecek seviyede elektrik ile arıların tepki gösterip camlara iğneleri aracılığıyla zehir bırakması bekleniyor.
Arılara zarar vermeyen ve bal üretimini de aksatmayan yöntemle zehir elde ediliyor.
GRAMI 400 LİRA
Bu zehrin ülkemizde Türkiye’de gramının 400 liradan alıcı bulduğunu belirten Almışlar, arı zehriyle tanışmalarının hikayesini anlattı:
“Bulunduğumuz bahçe tütün tarlasıydı. Tütünü bırakıp daha gelir getirici bir faaliyete yönlenelim istedik. Kiraz ektik buraya. Kiraz ekince de çiçek döneminde arı ihtiyacı doğdu. Etrafımızda arı bulamadığımız için iki kovan arı satın aldık. Kovanın kapağını ilk açtığımda arıya aşık oldum. Hala daha arıya aşığım. Zaten arıcılığı sevmeyen yapamaz. Geçen 6. yılımızda arkadaşım Mustafa Gökçalı ile birlikte bu arıcılıktan daha fazla gelir elde edebilmek için ne yapabilir diye düşünmeye başladık. Polen, arı sütü gibi ürünler var. Aynı zamanda esnaflık yaptığımız için onlarla fazla ilgilenemiyoruz. Bir arı zehrine merak sardık. Arı zehrini araştırdığımızda üretim aparatlarının yurt dışından geldiğini ve fiyatlarının yüksek olduğunu öğrendik. Bu aparatlardan en az 60-70 adet ihtiyacımız olduğunu öğrendik. Bu da bizim için büyük bir meblağ yapıyor ve bu işin pazarı da yoktu. Araştırarak bu aparatların yapımını kendimiz başardık. Daha sonrasında satış kanalımızı bulduk. Ben ilk başta söylemiştim, üretilmeyen malın pazarı da olmaz. Kesinlikle üretilmeli. ‘Bu işin pazarı yok üretmeyin’ gibi söylemler çok oldu. Ama biz yılmadan devam ettik.” dedi.
Bu üretimin Türkiye’de yaygınlaşmasını istediklerini belirten Almışlar, diğer ürünler fazla kazanç sağlamadığı ve çok fazla arıları olmadığı için arı zehrinin gelir açısından daha avantajlı olduğunu gördüklerini söyledi.
Türkiye’de 80 bine yakın arıcı olduğunu ifade eden Almışlar, “Bu arıcılarımızın yüzde 5’i bu arı zehri üretimine girse ham madde konusunda çok yüksek miktarlarda Türkiye olarak kazancımız olur. Ülkeye de bir katma değerimiz olur.” şeklinde konuştu.
HEDEF 250 GRAM
Almışlar, yurt dışında 250-300 dolar olduğunu ortalama olarak 100 dolar olduğunu belirtti.
150 kovanları olduğunu aktaran ikili, kilogram bazında üretimi tek başlarına başarmalarının zor olduğunu ancak bu yıl 250-300 gram kadar üretmeyi hedeflediklerini açıkladı.