Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, yükselişte olan Asya’nın yeniden ele alınması gerektiği için “Yeniden Asya” açılımını başlattıklarını belirterek, “Bir yandan Avrupa bütünleşme süreci içerisinde yerimizi almaya devam edeceğiz ve dünyanın en güçlü ittifakı olan NATO’da kilit konumumuzu koruyacağız. Aynı zamanda tarihin yeniden Asya’ya doğru akışında, en batıdaki Asyalı, en doğudaki Avrupalı olarak kilit rolümüzü üstlenmeyi sürdüreceğiz” dedi.
Çavuşoğlu, Sheraton Otel’de düzenlenen ve Türkiye’nin “Yeniden Asya” açılımının ele alınacağı “Yeniden Asya Çalıştayı”nın açılışında yaptığı konuşmada, Türkiye’nin Asya kıtası ile bağlarının tarihi ve kalıcı olduğunu, Türklerin hem Avrupa hem Asya’nın vazgeçilmez unsurları durumunda bulunduğunu söyledi.
‘Kilit rolümüzü üstlenmeyi sürdereceğiz’
Çavuşoğlu, “Bir yandan Avrupa bütünleşme süreci içerisinde yerimizi almaya devam edeceğiz ve dünyanın en güçlü ittifakı olan NATO’da kilit konumumuzu koruyacağız. Aynı zamanda tarihin yeniden Asya’ya doğru akışında, en batıdaki Asyalı, en doğudaki Avrupalı olarak kilit rolümüzü üstlenmeyi sürdüreceğiz” diye konuştu.
Asya’nın dünya kara alanının üçte biri olduğunu kaydeden Çavuşoğlu, bu kıtanın en kalabalık nüfusa, en büyük şehirlere, en uzun yaşam beklentisine ve en büyük çeşitliliğe sahip olduğunu vurguladı. “Örneklerini verdiğim çeşitlilik ve dev ölçek, Asya’yı parçalarına ayırarak algılama eğilimini geliştirdi.” diyen Çavuşoğlu, şöyle devam etti:
‘Yeniden Asya adını verdik’
“Halbuki 21. yüzyıl paradigması, bağlantısallık ve farklılıklara rağmen bütünsellik üzerine inşa edilmekte. Zaten farklılıkları sadece alt bölgeler arasında değil, ülkeler, hatta ülkelerin içerisindeki bölgeler, şehirler arasında da fazlasıyla görmek mümkün. Bu farklılıklara rağmen, bütünü gören ve bütüne ilişkin strateji geliştirebilen bir zihne 21. yüzyılda yeniden ihtiyaç duyulmakta. Ümit Burnu’nun aşılmasıyla bağlantısallığı Asya kara nakil hatlarından açık denizlere çeken tarih, bugün yeniden Asya üzerinden bir bütünlük geliştiriyor. Asya, yeniden dünyanın ekonomik ağırlık merkezi haline geliyor. Önümüzdeki yıl Asya ülkelerinin satın alma gücü paritesine göre toplam milli gelirleri, dünyanın geri kalanının toplamını aşacak. Bazı rakamlara göre aştı bile. Asya Kalkınma Bankasının verilerine göre, Asya-Pasifik bölgesi küresel büyümeye de yüzde 60 oranında katkıda bulunmaktadır. Dünyadaki orta sınıfın yarısı da Asya’da yaşıyor. İster demografi ister kalkınma olarak bakın, pazarların genişlemesi en fazla Asya’da gerçekleşecek. Tarihin sarkacı yeniden Asya’ya doğru kayıyor. Tarihin gelgitleri malum, yıllık değil yüzyıllık dilimlerle yaşanır. 18. yüzyılın devleri Asyalı’ydı. 19. yüzyıl Avrupa’nın, 20. yüzyıl Amerika’nın şekillendirdiği dönemlerdi. 21. yüzyıl ise yeniden Asya’daki gelişmelerin yön vereceği bir asır olarak şekillenecek. Yani Asya yeniden yükseliyor. Biz de Asya’nın yükselişi karşısında, aynı zamanda bir Asyalı olarak, nasıl konum alacağımızı düşünmeliyiz. Asya’yı girişimci ve insani dış politikamızın merceğinden ilk kez değil ama yeniden ele almalıyız. İşte bu yüzden açılımımıza ‘Yeniden Asya’ adını verdik.”
‘Ülkemizi Asya çağında doğru yerde konumlandıracak’
Ağustos ayında düzenlenen Büyükelçiler Konferansı’nda üç açılımı ilan ettiklerini hatırlatan Çavuşoğlu, “Dijital Diplomasi dünyanın beşinci diplomatik gücünü dijital çağa uyarlayacak. Antalya Diplomasi Forumu, sahada ve masada güçlü olan diplomasimizi düşünce dünyasında da güçlendirecek. Yeniden Asya açılımı ise, ülkemizi Asya çağında doğru yerde konumlandıracak” ifadesini kullandı.
Çavuşoğlu, Türkiye’nin girişimci ve insani dış politika konseptinin parçası olan bu girişimle Asya ülkeleri ve bölgesel örgütlerle ilişkileri, karşılıklı saygı ve iş birliği temelinde bilgi, bilim, ticaret, yatırım, ulaştırma, savunma sanayisi, kültür, turizm, siyasi temaslar ve insani etkileşim alanlarında yeni zirvelere taşımayı öngördüklerini aktardı.
Türkiye’nin arabuluculuk alanında ve insani konulardaki tecrübe ve duyarlılığından istifadeyle Asya’daki çatışma ve sorunların aşılmasına yapıcı katkılar sunmaya devam edeceğini belirten Çavuşoğlu, şunları dile getirdi:
“Yeniden Asya derken, aktif çok taraflı diplomasi kültürümüzü de devreye sokacağız. Bu bağlamda, Dönem Başkanlıklarını devraldığımız Asya İşbirliği Diyaloğu ile Ekonomik İşbirliği Teşkilatını da harekete geçireceğiz. Bütün bunları yaparken, Türkiye’mize yeni stratejik hedefler aramıyoruz. Ancak, ülkemizin Avrupa ile Asya arasındaki stratejik ve birleştirici konumunu pekiştirmek, sürdürülebilir kalkınmamıza ve bir bilgi toplumu olarak ilerleyişimize katkıda bulunmayı öncelikli bir hedef olarak görüyoruz. Çünkü biz tek bir coğrafyaya, istikamete veya kampa bakma lüksü olmayan, dünyanın her bölgesiyle ilişkilerini derinleştirmesi gereken bir aktörüz. Tarihimiz, coğrafyamız, beşeri ilişkilerimiz ve insanımızın girişimci ruhu bunu şart koşuyor. Yeniden Asya’yı da bu yüzden gerekli görüyoruz.”
Yeniden Asya açılımı için devlet, iş dünyası, akademi ve sivil toplumun birlikte çalışmasını öngördüklerini vurgulayan Çavuşoğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın önderliğinde, ilgili kurumlarda Asya konusunda farkındalık, önceliklendirme ve ölçeklendirme yapılmasını teşvik ettiklerini söyledi.
Çavuşoğlu, “Bunun için büyükelçiliklerimizin arazideki çalışma ve yönlendirmelerinden başlayarak, Ankara’da bürokrasimizin üst noktalarına uzanan bir çizgide etkin bir mekanizma oluşturuyoruz. Bu bağlamda, hem büyükelçiliklerimizin görüşlerini aldık hem bakan yardımcımızın başkanlığında ilgili kurumlarımızla bir araya geldik. Ayrıca, yakında Asya büyükelçileriyle de bir araya geleceğiz. Açılımın en başarılı şekilde uygulanması için bu mekanizmayı çok paydaşlı bir anlayışa dayandırıyoruz. Sayın Cumhurbaşkanımızın güçlü liderliğinde Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin faydalarından azami yararlanacağız” değerlendirmesinde bulundu.
2003’ten bu yana Asya’da 13 yeni misyon
Türkiye’nin Asya ile ilişkilerinin sürekli gelişen bir eğri sergilediğini ifade eden Çavuşoğlu, dünyanın en büyük beş diplomatik ağından birine sahip Türkiye’nin, Asya’da Orta Doğu haricinde 32 büyükelçiliğe sahip olduğunu, 10 ASEAN ülkesinin hepsinde büyükelçiliği bulunduğunu, 2003’ten bu yana Asya’da 13 yeni misyon açıldığını hatırlattı.
Çavuşoğlu, Orta Asya ülkeleriyle zaten çok özel ilişkilere sahip bulunduklarını, Türkiye’nin çok sayıda Asya ülkesiyle de yakın münasebetleri olduğunu belirtti. Çavuşoğlu, şunları aktardı:
“Bundan sonra Asya’yı iyi tanımadan ve Asya’ya kendimizi iyi tanıtmadan yol almamız mümkün değil. Akademik dünyamızın zihinsel gücünü de Türkiye’nin bu açılım hamlesini en etkin şekilde hedeflerine taşımak bakımından harekete geçirmeliyiz.
Bugünkü çalıştayda siz değerli akademisyen ve bölge uzmanlarımızın yapacakları tespit ve öneriler, Yeniden Asya girişimiyle ortaya koyduğumuz vizyonu daha da geliştirmemize vesile olacaktır. Yeniden Asya açılımından en başarılı sonuçları alabilmek için sizlerle önümüzdeki dönemde de iş birliği içinde olacağız.”