İl Seçim Kurulu’ndan mazbatasını alan CHP’li İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı İmamoğlu ilk gün mesaisine 09:00’da başladı. Vatandaşlar ve belediye çalışanları tarafından karşılanan İmamoğlu’nun önüne deterjan döküldü. ‘Başkanım, İstanbul’daki kirliliği, çamaşır suyu ve deterjanla temizleyip, tertemiz bir sayfa açıp, halkı demokratik ve şeffaf bir şekilde yönetmenizi istiyorum’ diyen vatandaşlara İmamoğlu temiz ve şeffaf bir yönetim sözü verdi. İstanbul’un pekçok sorunu olduğunu belirten İmamoğlu mülteci ve deprem konularını örnek verdi. İmamoğlu şunları söyledi:
HALKIMIZIN SESİNE KULAK VERECEĞİZ
Hızlıca mülteciler konusunda bir eylem planımızı, kurum içindeki mevcut ekiplerle kurum dışından katacağımız diğer arkadaşlarımızla beraber, çok üst seviyede politikalar üretmek ve devletimizin ilgili kurumlarıyla da iyi bir iş birliği yaparak başlatacağız. Bu gerçekten sokakta saha da sıklıkla dile getirilen ve bizi üzen olayları yaşatmaktadır. Halkımızın bu sesine kulak veren bir belediye olacağız. Elbette ki deprem bizim çok öncelikli konularımız. Kurumsal projelerimizin dışında bu iki konu, depremle ilgili yapacağımız eylem planımızı hızlıca harekete geçirmek ve bu konuyla ilgili kısa ve orta vadeli diye tanımlayacağımız eylemlerimizi göreceksiniz adım adım harekete geçireceğiz.
TİCARET BAKANLIĞI’NIN GENELGESİNE TEPKİ
Bu çok yeni bir konu değil. Her belediyenin artık şirketi, iştiraki var. Bütün belediyelerin iştirakleriyle ilgili gönderilmiş bir genelge. Elbette ki İstanbul ve Ankara daha ön planda duruyor. Ankara’da, Ankara Büyükşehir Belediyesi lehine çıkmış bir karar var. Yanılmıyorsam BELKO şirketi olsa gerek. O şirketle ilgili çıkmış bir karar var. Zaten tamamen kanuna aykırı bir genelge. Kanunda çok net yetkilinin kim olduğu. Belediye başkanına ait bir yetkiyi belediye meclisine sevk etmenin kanuna aykırı olduğu konusu çok net. Bütün belediyelerin dava açarak mahkeme süreçleriyle bu süreci tamir etmesi çok gereksiz. Alınan ve gönderilen genelgeyi açıkçası çok anlamlı bulmadık. Bu konuyla ilgili Yerel Yönetimler Genel Müdürlüğüne başvurumuzu yapacağız. Uyarımızı yapacağız. Kanuni haklarımızı arayacağız. Umarım geri dönüş sağlanır. Çünkü hiç anlamlı olmayan bir genelge. Giderilmesiyle ilgili hukukun da bize yardımcı olacağının farkındayım. İnşallah bu sıkıntı giderilir zira bizim de oldukça yüksek sayıda iştiraklerimiz var. İştiraklerimiz, İstanbul’un konsolide bütçesinin neredeyse 3’te 2’sini kapsıyor. Dolayısıyla İstanbul Büyükşehir Belediyesi diye baktığımız kurumsal yapının dışında, 3’te 2’sinin olduğu şirketler tarafı var. İstanbul Büyükşehir Belediyesini yönetebilmek, daha çok buralarda geçiyor vatandaşa dokunan iş ve hizmetlerle ilgili. Bu konuda önümüzün tıkanmasıyla ilgili bu hamlenin bir an önce giderilmesiyle ilgili hem ilgili kurumlarla görüşeceğiz hem de hukuka dair girişimlerimizi yapacağız. Hızlıca tadil edilmesiyle ilgili umudumuz yüksek.
İŞTEN ATILMA İDDİALARI
İmamoğlu sosyal medyada yayılan ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin bazı çalışanlarının işten atıldığı iddialarına da yanıt verdi:
İstanbul Büyükşehir Belediyesinde hangi konu varsa inceleyeceğiz. Tabii ki sıralaması var. Ama insan kaynağı da çok önemli noktalarından bir tanesi. Eğer haksız yere işten çıkarılma varsa, eğer haklı olmamasına rağmen şu anda Büyükşehir Belediyesinden maaş alan varsa yani her iki husus da irdelenecek, incelenecek. Kaldı ki 1,5-2 aylık dönem içerisinde bir kısım işe alımla ilgili de bize ulaşan ihbarlar var. İştirakler üzerinden daha bu konuyu da araştıracağız. Adil olunmuş mu? İşe alımlarla ilgili nasıl bir uygulama ortaya konulmuş, sınavları, mülakatları, nasıl bir inceleme, nasıl sorularla insanlar elenmiş? Tümüne bakacağız.
ADALET VE LİYAKATA BAKACAĞIZ
Bu konularda hassasız çünkü meydanlarda en çok verdiğimiz söz şu: Adil olmak. Liyakate göre hareket etmek. Asla torpille, bu torpil şahsi torpil olabilir, parti torpili olabilir. Benim partimmiş, başkasının partisiymiş hiç umurumuzda değil. Adaleti ve liyakati bu kuruma kazandırmak adına tümüyle bu bahsettiğiniz insan kaynaklarının mevcut durumu olsun, kuruma girişleri olsun, son yakın plan içerisindeki 5,6 aylık dilimde ve bundan sonra bu konudaki hassasiyetimizi şeffaflık metoduyla göreceksiniz sizlerin önüne servis edeceğiz. Siz de aslında analiz edebilme ve bu süreci irdeleyebilme şansına sahip olacaksınız. Gerçekten toplumda, emek konusunda, işe girme konusunda, bu adaletsizlik duygusunu yenmediğimiz takdirde bir toplumsal huzur elde etme şansımız çok zor. En başta anneler, babalar, sonra gençler, herkes, hatta çocuklar niye? Çünkü anne ve babaları işe girecek ve onların ekmekleriyle hayatlarını geçirecek. Çocuklar bile annelerine babalarına adaletsizlik yapıldığı konusunda bir inanca sahipler. Tümüyle bu adaletsizlik duygusunu ortadan kaldırmak için gerçekten bu alanda liyakati ve adaleti sağlayacağız. Bu konuda arkadaşlarıma bu prensiplerden sonuna kadar vazgeçilmemesi için talimatım var. Asla. Bu dediğimiz sorgulamaları da yaparak tadil edebileceğimiz birtakım iş ve işlemleri de yaparak düzelteceğiz.