Altan Karındaş neden öldü? Altan Karındaş kimdir? 1 ay önce bazı organlarından yaşadığı rahatsızlık sebebi ile hastaneye kaldırılmıştı usta sanatçı Altan Karındaş. vefat haberi geldi. Usta sanatçının bu sabah Detaylar haberimizde!
Altan Karındaş neden öldü?
Türk sinema, tiyatro, dizi oyuncusu ve seslendirme sanatçısı Altan Karındaş, bu sabah hayatını kaybetti. 2 yıl önce verdiği röportajda Altan Karındaş, “3 kere ölümden döndüm; nefes darlığı, bronşit, akciğer… Kalbimde elektriklenme var. Bypass oldum. Şimdi de fizik tedavi görüyorum. Çok şükür birkaç dostum var ama bütün camiaya kırgınım. Hepsine kırgınım. Sizlere de kırgınım.” ifadelerini kullanmıştı. Altan Karındaş, hastalığına rağmen 2019 yılında ’10 Kasım Atatürk’ filmi için de kamera karşısına geçmişti.
Usta sanatçı Altan Karındaş huzurevinde kalıyordu. 10 yıldır Muğla’nın Marmaris Belediyesi Huzurevi’nde kalan ünlü sanatçı Altan Karındaş, bazı organlarında yaşadığı rahatsızlık nedeniyle 1 ay önce hastaneye kaldırılmıştı. Ünlü sanatçı bu sabah hayatını kaybetti.
Kötü haberi ünlü tiyatrocu Nedim Saban ise sosyal medya hesabından duyurdu: Tiyatromuzun büyük ustası Altan Karındaş’ı biraz önce kaybettik. ‘Ölüm oranı yüzde yüz olan tek hastalık yaşamdır’ der Memet Baydur. Çok üzgünüm, hastaneye girmeden önce yolladığı ses kaydı yüreğimin en derin yerinde acıtmaya devam edecek.
Altan Karındaş kimdir?
Altan Karındaş 30 Ağustos 1928 tarihinde dünyaya geldi. İstanbul Belediye Konservatuvarı’nda Şan ve Tiyatro eğitimi alan sanatçı; 1951 yılında Muhsin Ertuğrul’un Küçük Sahne’sinde sanat hayatına başladı. Şehir Tiyatroları, Ulvi Uraz Tiyatrosu, Saim Alpago Tiyatrosu, Gen-Ar Tiyatrosu, Arena Tiyatrosu gibi topluluklarda çalıştı. Bir dönem kendi adına da tiyatro kurdu. Sinema ve dizi filmlerde rol aldı.
Usta sanatçı Altan Karındaş, 2 yıl önce Posta’ya verdiği röportajda şöyle sitem etmişti:
Çok geçmiş olsun. Ciddi bir rahatsızlığınız yoktur umarım.
3 kere ölümden döndüm; nefes darlığı, bronşit, akciğer… Kalbimde elektriklenme var. Bypass oldum. Şimdi de fizik tedavi görüyorum. Ama kalp pili olduğu için tüm tedaviyi uygulayamıyoruz. Anlayacağın canımla uğraşıyorum.
Neden huzurevinde kalıyorsunuz?
İşte geldik yine aynı yere! Huzurevinde kaldığımı duyanlar hemen, “Vah vah, yazık” demeye başlıyorlar. Avrupa’da insanlar kendiliğinden giderler huzurevine. Bizimkiler yaşlanınca çocukların başında, “Bıdı bıdı” yaparlar anca. Kendim istedim, geldim. 10 yıldır belediyenin huzurevindeyim. Burası harika bir yer. 2 odalı, apart bir daire gibi. Başkasıyla da yaşayamam zaten. Çok mutlu bir hayatım var.
Geçiminizi nasıl sağlıyorsunuz?
Yakınlarımdan yardımcı olanlar var sağ olsunlar. Ayrıca babadan kalma maaşım… Biz öyle çok paralar kazanmadık. Hem zaten ne yapayım ki parayı? Sürekli hastanedeyim.
Şimdiki oyuncular inanılmaz para kazanıyor.
Bizim zamanımızda da kazanıyorlardı. Ama tiyatroda para dönmüyor. Şarkıcılıkta, dizilerde var para . Tiyatrocunun kazancı bellidir. Helal olsun tabii kazanacaklar böyle de olması lazım.
“Hepsine kırgınım”
Biraz kızgın gibisiniz.
Çoğu oyuncunun bile haberi yok benim burada olduğumdan. Çok şükür birkaç dostum var ama bütün camiaya kırgınım. Hepsine kırgınım. Sizlere de kırgınım. Zamanında birçok insana yardımcı oldum. Çok koştular peşimden bir şey öğrenmek için. Ama şimdi çoğu ortada yok.
Geçmişe dönüp bakınca pişmanlıklarınız var mı?
Keşke idealist olmasaydım. Keşke ev hanımı olsaydım. Bu kadar nankörlük görmezdim. Her şeyi reddettim çünkü. Ne parası tatmin etti, ne de emeğimin karşılığını alabildim. Çok yoruldum. Benim gibi bir sanatçı Amerika’da olsa milyonları götürürdü. Biz sıkıntılarla yaşadık. Şimdi kimsenin, kimseden haberi yok. Çok oyunculu nankör, insan dışı bir meslek. Zamanında benden meslek öğrenenler bile aramıyor. Aramaları için sebep yok. Daha bir sürü şey… Bir sürü insan… Bir sürü olay…
Neden nankör olduğunu düşünüyorsunuz?
Ülkenin en ücra köşelerine kadar tiyatroyu götürmeye çalıştım ben. Çocuklara, ailelere, hayatında hiç tiyatro görmemiş insanlara, kahvede masaları birleştirerek tiyatro yaptım. İnsanlara tiyatroyu aşılamaya çalıştım. Ama şimdi kimse bilmez beni. Beni sadece yaşıtlarım tanıyor. Kıymetim bilinmedi.
Ne istiyorsunuz peki şu an?
Benden yardım isteyenlerden, yardım ettiklerimden alaka istiyorum. Beddua etmem ama neyse… Zaten görüyorum ne halde olduklarını. İstanbul’da sanatçıların kaldığı yerler var. Bu konuyu Ekrem İmamoğlu ile görüşmem lazım.