Kamuoyunda “Saadet Zinciri”, “Titan Zinciri” olarak bilinen Ponzi Piramit Zinciri dolandırıcılığı magazin dünyasının gündeminde. İddiaya göre, “Mine Maria” diye bilinen, kendisini “Mine Mumcu” olarak tanıtan, gerçek ismi Mine Özkan olan kişi, birçok ünlü ismi dolandırdı. Mine Özkan’ın sosyete dünyasından 35 milyon TL’lik vurgun yaptığı öne sürülüyor. Mine Özkan isimli kişinin, aylık kâr faizi diyerek, magazin, spor ve iş dünyasındaki birçok isimden para aldığı iddia ediliyor. Özkan’ın telefon hatları olduğunu söyleyerek, ünlü isimleri dolandırdığı ileri sürülüyor.
Mağdurlar arasında basketbolcu Semih Erden, Hülya Avşar’ın kardeşi Helin Avşar da var.
Ece Erken: Bana da bu sistemden bahsetti
Kamuoyunda “Sisi” olarak bilinen Seyhan Soylu, sosyetedeki Ponzi Piramit Zinciri ve Mine Özkan’a ilişkin dosya oluşturduğunu ve başta Cumhurbaşkanlığı olmak üzere devletin tüm kurumlarına bu dosyayı gönderdiğini ifade etti. Seyhan Soylu, aylardır bu dosya üzerine çalıştığını ifade ederken, dün de Beyaz TV’de yayınlanan “Söylemezsem Olmaz” programının sunucusu Ece Erken konuya ilişkin açıklamalarda bulundu. Ece Erken, Mine Özkan’ı tanıdığını, birçok ünlü ismin de bu sistemde olduğunu belirterek şu ifadeleri kullandı:
“Ben tanıyorum hanımefendiyi. Çok ortak arkadaşımız var. Bana da bu sistemden bahsetti Mine Hanım. Hatta bana şöyle dedi; ‘300 bin TL ver, 8 gün içersinde 90 bin TL artı olarak sana geri verelim.’ Bana anlatmaya çalışıyorlar. Anlamadım. 900’lü hatlardan, yurtdışı bağlantılarla. Çok ünlü var işin içinde. Basketbolcular, sanatçılar, şarkıcılar, mankenler var. Ünlü olmayan iş insanları da var.”
Seyhan Soylu ise, bu konuyu gündeme getirdiği için ölümle tehdit edildiğini anlatarak, İstanbul Emniyet Müdürü Mustafa Çalışkan’dan koruma talep etti.
Dolandırıcılık nedeniyle gözaltına alındığı ifade edilen Mine Özkan tutuklandı.
Ünlülerin dolandırıldığı Ponzi Sistemi nedir?
Ponzi Sistemi ya da Ponzi Düzeni, (İngilizce: Ponzi Scheme), yatırımcılara kendi paralarından geri dönenle veya sonraki yatırımcılardan gelen paralarla ödemenin yapıldığı bir dolandırıcılık yöntemidir. İktisadi olarak iyi konumda olan bir ülkede faiz oranları oldukça düşüktür. Bu bir nedenle fona ihtiyacı olan kişiler için ucuz borçlanma demek olduğu kadar birikimlerini değerlendirmek için faiz geliri talep edenler için de düşük kazanç demektir.
İşte bu noktada kişi, finansal kurumların vaadettiğinden daha fazla faiz getirisi önererek yatırımcı kazanmaya çalışır. Örneğin ülkedeki faiz oranı %3 ise Ponzi Oyunu oynayan kişi yatırımcılara %10 faiz önerir. Ardından %10 faiz getirisi vaadettiği kişilerin parasını ödemek için yeni yatırımcılara %11 faiz önerir. Aynı şekilde %11 faiz önerdiği kişilerin parasını ödemek için yatırımcılara daha yüksek faiz önerir. Bu döngü sayesinde -ülkede finansal istikrar sürdüğü sürece- hem oyunu oynayan kişi hem de yatırımcılar kazanmış olur.
Tarihte bilinen ilk ponzi oyunu, bu sisteme adını veren Charles Ponzi tarafından 1920 yılında gerçekleştirilmiştir. Ponzi, bu oyun sayesinde kısa sürece 10.000 yatırımcıyı posta pullarını kullanarak bir arbitraj karı elde ettiğine inandırmış; ancak aslında ortada olmayan bu karlar nedeniyle oyun daha fazla sürdürülememiş ve sistem kısa sürede çökmüştür.